Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında nükleer enerji ile ilgili bir kanun yer aldı. Nükleer Düzenleme Kanunu olarak isimlendirilen bu kanun, Türkiye için nükleer enerji sektöründeki tüm hususları belirledi.
Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında nükleer enerji ile ilgili önemli bir kanun yer aldı. Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Böylece Türkiye'deki nükleer enerji ile çalışmaların nasıl yapılacağı resmen belirlenmiş oldu.
Resmi Gazete'de yer alan karara göre Türkiye'de nükleer enerji ile ilgili çalışmalarını sürdüren tüm gerçek ve tüzel kişilikler, Türkiye'nin imza attığı bütün uluslararası anlaşmalara uymak zorunda olacaklar. Yetkililer, sektörde çalışan tüm işletmeleri denetleyerek; bu işletmelerin güvenlik, nükleer güvence ve emniyet açısından yeterli olup olmadığına bakacaklar. Tesisler, cihazlar ve radyoaktif maddeler ile tesislerde çalışanlar bile denetimlere tabi olacaklar.
Çalışabilmek için katkı payı ödenecek
Yürürlüğe giren karar, nükleer enerji sektöründeki tesislerle ilgili de önemli bir hususu ortaya koydu. Öyle ki tesisinde radyoaktif atık üreten kişiler ile radyoaktif atıkları işletmek üzere yetkilendirilen kişiler, belirlenen oranlarda katkı payları ödemekzorunda olacaklar. Ayrıca bu sektörde çalışan tesislerin özel bir sigortalama işlemine tabi olması gerekecek. Hatta bunun için nükleer sigorta havuzu kurulacak.
Resmi Gazete'deki yasa, cezalarla ilgili de bilgi verdi. Buna göre; Türkiye'de yaşanacak nükleer hadiselerle ilgili davalara sadece ülkemizdeki mahkemeler bakabilecek. Sektörde olup da nükleer ya da radyolojik silah üretimi yapmaya heveslenen, yapan, kullanan ve kullandırtanlar için 30 yıla kadar hapis cezası istenecek.
Nükleer Düzenleme Kanunu'nda yer alan detaylar şöyle
Türkiye'nin kabul ettiği nükleer güvenceye dair anlaşma ve sözleşmeler esas alınacak
Yeni Nükleer Düzenleme Kanunu’na göre herhangi bir nükleer enerji veya nükleer madde ile ilgili faaliyet yürütecek olan kişiler, Türkiye’nin kabul ettiği nükleer güvenceyi konu edinen uluslararası anlaşma ve sözleşmelere uymak zorunda olacak.
Çalışanların, halkın, çevrenin ve gelecek nesillerin radyasyona maruz kalma riskini içeren bütün faaliyetlerde ise faaliyetin bireysel veya toplumsal açıdan yarar sağlaması, faaliyet nedeniyle maruz kalınabilecek radyasyon dozlarının olabilecek en düşük seviyede olması ve bu radyasyon dozlarının Nükleer Düzenleme Kurumu tarafından belirlenen doz sınırlarını aşmaması gibi maddeler esas alınacak.
Nükleer enerji ve radyasyon faaliyetleri ile bu faaliyetlerle ilgili kişiler, tesis, cihaz ve maddeler güvenlik, emniyet ve nükleer güvencenin sağlanması adına düzenleyici kontrolden geçecek. Dereceli yaklaşım esas alınarak, düzenleyici kontrole ilişkin verilecek muafiyetler ile bu muafiyetlerin sınırlar ve koşulları, güvenlik ve emniyetle ilgili gerekleri karşılayacak şekilde, Nükleer Düzenleme Kurumu tarafından yönetmelikle belirlenecek.
Radyasyondan etkilenmesi muhtemel kişiler bilgilendirilecek
Düzenleme kapsamındaki faaliyetlerde ise güvenlik ve emniyet konusu öncelikli olacak. Buna göre çalışanların, halkın, çevrenin ve gelecek nesillerin radyasyona maruz kalması ihtimalini bulunduran her türlü faaliyette, bu olasılık tarafından etkilenmesi muhtemel olan kişilerin konuya dair bilgilendirilmesi esas olacak.
Nükleer tesisler, radyasyon tesisleri veya radyoaktif atık tesislerinin kurulacağı bölgelerin de Nükleer Düzenleme Kurumu'nun onayından geçmesi gerekecek. Bununla birlikte Nükleer Düzenleme Kurumu, yetkilendirilen kişilere diğer kişiler tarafından verilecek hizmetler veya güvenlik, emniyet ve nükleer güvenceyi etkileyebilecek diğer faaliyetler için de yetki belgesi alma zorunluluğu getirebilecek. Yetkilendirilen kişiler ise faaliyet ile ilgili görevleri sona ermeden, faaliyetin meydana geldiği yer veya tesisleri, nükleer maddeyi, radyoaktif kaynağı ve radyoaktif atığı gözetimsiz kalacak şekilde bırakıp gidemeyecek.
Türkiye’de üretilmiş olan ve kullanım süresi dolduğunda iadesinin yapılması şartı ile ihraç edilmiş radyasyon kaynaklarında ise, radyoaktif atıkların transit geçişine ve doğal radyoaktif maddelerin bulaşmış olduğu malzemenin ithalatında söz konusu hüküm geçerli olmayacak. Bununla birlikte radyoaktif atıkların çevreye salınması da söz konusu olmayacak.
İşletenler 80 milyon euro değerinde sigorta yaptıracak
Radyoaktif atık yönetimi özel hesabından; radyoaktif atık bertaraf tesisi kurulabilecek sahaların belirlenmesi ve ilgili saha çalışmaları, radyoaktif atık bertaraf tesisinin tasarımı, yetki alınması, inşası, işletilmesi, bakımı, kapatılması ve düzenleyici kontrolden çıkarılması, belirtilen amaçlara yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetleri, işlemlerinin gerçekleştirilmesi için de Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu’na (TENMAK) ödeme yapılacak.
Öte yandan nükleer zararlara ilişkin hukuki sorumluluk da düzenlemeden geçecek. Düzenlemeye göre nükleer hadiselerin yol açtığı nükleer zararlar hakkında, bu kanunda hüküm bulunmayan durumlarda Paris Sözleşmesi’nin hükümleri geçerli sayılacak.
Bunlara ek olarak bir de işletene sigorta yaptırma veya teminat verme zorunluluğu gelecek. İşletenler 80 milyon euro değerinde sigorta yaptırmakla yükümlü olacakken, bir de Nükleer Teknik Destek Anonim şirketi kurulacak.
Yorum Yazın