ÖZ GIDA İŞ Sendikası Doğu Karadeniz Rize Şube Başkanlığı, ÇAYKUR’da çalışan mevsimlik işçilere kadro talebini bu kez işçilerle beraber Rize Meydanından yineledi.
ÖZ GIDA İŞ Sendikası Doğu Karadeniz Rize Şube Başkanlığı tarafından Rize’de 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanında miting havasında mevsimlik işçilerin de katıldığı geniş kapsamlı bir basın açıklaması düzenledi. Şube Başkanı Fatih Kandemir, "ÇAYKUR işçilerimize ayrımsız kadro hakları ve özlük hakları verilmelidir" dedi.
Geçtiğimiz günlerde mevsimlik işçileri de ilgilendiren ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüldükten sonra genel kurula gönderilen İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nden memnun kalmayan ÖZ GIDA İŞ Sendikası, Rize Meydanından kadro talebini yüksek sesle seslendirdi.
Öz Gıda-İş Sendikası Doğu Karadeniz Rize Şube Başkanı Fatih Kandemir, ÇAYKUR işçilerine ayrımsız kadro hakları ve özlük hakları verilmesini istediklerini söyledi.
Kandemir, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'nda yaptığı açıklamada, ÇAYKUR mevsimlik işçilerinin çalışma şartlarının iyileştirilmesi ve kadroya geçirilmesine yönelik yıllardır yoğun bir mücadele verdiklerini belirtti.
Geçici ve mevsimlik işçi sorununun çözümüne ilişkin kanun teklifinin Meclise gönderildiğini, tüm geçici işçilerin beklentilerinin tümüyle karşılanmasını beklediklerini vurgulayan Kandemir, "Geçici işçi sorununa yarım yamalak değil, tam çözüm sağlanmalıdır. ÇAYKUR işçilerimize ayrımsız kadro hakları ve özlük hakları verilmelidir." dedi.
Meydanda toplanan geçici işçiler, açıklamanın ardından dağıldı.
Başkan Kandemir'in açıklamasının tamamı şöyle: "ÇAYKUR’un Onurlu Emekçileri, Dava Arkadaşlarım, Değerli Rizeliler, Artvinliler, Trabzonlular, Giresunlular, medyamızın değerli temsilcileri, Hepinizi Sendikamız Öz Gıda İş adına saygı ile selamlıyorum. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
Öz Gıda İş Sendikası olarak, Çaykur mevsimlik işçilerinin çalışma şartlarının iyileştirilmesi ve kadroya geçirilmesine yönelik yıllardır yoğun bir mücadele vermekteyiz. HAK-İŞ Konfederasyonu ile diğer bazı iş kollarında da bulunan geçici ve mevsimlik işçi sorununun çözümü ile ilgili Çalışma Bakanlığı nezdinde özellikle son 1 yıldan bu tarafa büyük bir emek ve çaba harcıyoruz.
Çaykur’da ilk yetkiyi aldığımız günden itibaren bu meseleyi çözüme kavuşturmak için ortaya koyduğumuz farklı çözüm önerilerimizi, başta Çaykur Genel Müdürlüğü olmak üzere, bölgenin önemli aktörleri, iktidar ve muhalefet milletvekilleri, başta çalışma bakanımız Vedat Bilgin olmak üzere en üst düzeyde yaptığımız görüşmelerde yüksek sesle dile getirdik.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Vedat Bilgin’in bakanlığa gelir gelmez kamuoyuna yapmış olduğu açıklamada “yıllardır kangren haline gelmiş olan geçici mevsimlik işçi sorununu kökünden çözüleceği ve bu meselenin tarihe karışacağı” vaadinde bulunmuştu. Sayın Bakanın bu açıklaması Çaykur işçileri olarak bizleri son derece umutlandırdı.
Devletimizin bakanının açıklamasına inanmayıp da ne yapacağız. Sayın Bakanın bizi umutlandıran bu açıklamasına karşı yine de rehavete kapılmadık. Bakanımızın elini de güçlendirmek amacıyla hem milletvekilleri hem de diğer bütün ilgililer nezdinde Çaykur işçilerinin sorunlarını dile getirmeye ve gündemde tutmaya devam ettik. Çabalarımızın sonucunda geçici ve mevsimlik işçi sorunun çözümüne ilişkin kanun teklifi Meclis’e gönderildi.
Ancak, geçici ve mevsimlik işçilerle ilgili hazırlanan kanun teklifinde, kamuda çalıştırılan geçici işçilerin çalıştırılabilecekleri sürenin 11 ay 29 güne çıkartılmış olması, Çaykur işçilerinin nihai taleplerini hiçbir şekilde karşılamamaktadır.
Buna rağmen, Hak-İş Konfederasyonumuz ile birlikte Bakanlık ve Meclis Komisyonu nezdinde yoğun müzakereler yürüttük. Bunun neticesinde, 27 Mart 2023’te toplanan komisyonda, kanun teklifinde belirtilen, “işçilerin deneyim sahibi oldukları mevcut işyerlerinde kıdem süresi esasına dayalı olarak sürekli işçi olarak istihdam edilebilmeleri” şeklindeki ibare; kadro sayısı 800’e kadar düşen Çaykur’un mevcut kadro sayısının yönetimin talebi halinde büyük oranda artırabilmesinin önünü açmıştır. Bu karar mevsimlik işçilerin önemli bir kısmının kadroya alınmasını sağlayacak olması yönüyle hepimiz için sevindirici olmuştur.
5620 sayılı yasanın “Geçici iş pozisyonlarında işçi çalıştırılması” maddesine göre çalışma sürelerinin 9 ay 29 güne uzatılması Maliye Bakanlığının uhdesindeydi.
Yeni kanun teklifinde ise çalışma süresi 11 ay 29 güne uzatılırken, bu sürenin belirlenmesindeki yetki Maliye Bakanlığından alınarak idare, kurum ve kuruluşun bağlı veya ilgili olduğu bakanlığa verilecektir.
Bu değişikle, geçici işçilerin 11 Ay 29 güne kadar çalıştırılabilecek olmaları, bunun da işverenin insiyatifine bırakılacak olması, hem kurumlar arasında farklı uygulamalara neden olacak hem de işçilerin çalışma süreleri işverenin iki dudağı arasına mahkûm edilmiş olacaktır. Bu uygulama, çalışma barışını ve huzurunu bozan, iş verimliliğini düşüren sonuçlara yol açacaktır.
Çalışma hayatı huzurlu olursa, çalışma hayatında işçi, işveren, devlet arasındaki ilişkide emeğin hukukunu koruyan bir yaklaşım hâkim olursa mevcut sorunlar ancak çözülebilir. Kanun teklifi bu şekilde yasalaşırsa, bugüne kadar verilmiş olan sözler yine havada kalacak, devletin ciddiyetine, kurumların güvenilirliğine halel getirecek, bakanımızın vaat ettiği gibi sorunlar kökünden çözülmeyecektir.
Geçici işçilik hakkaniyetle, adaletle ve eşitlik ilkesiyle bağdaşmıyor. Geçici işçiler, yaşamlarını çalıştıkları işten elde ettikleri gelirle idame ettirmeye çalışıyor. Geçici işçiler hayatı yarım yamalak yaşıyor, en temel insani ihtiyaçlarını geçiştirmek zorunda kalıyor. Elinizi vicdanınıza koyun; bu insanlar, yaşadığımız hayat pahalılığı ve bu ekonomik koşullarda çalışmadıkları 6 ay boyunca hayatlarını nasıl sürdürecek? Yarım çalışma ile emeklilik haklarını nasıl elde edecek? Hükümetin yapması gereken tek şey; geçici işçilerin kadro talebini kayıtsız ve şartsız yerine getirmesidir.
ÇAYKUR İŞÇİLERİ OLARAK BİR KEZ DAHA HAYKIRIYORUZ. TÜRKİYE SOSYAL BİR DEVLETTİR. DEVLETİN EMEKÇİLERİNİ VE EMEKLİLERİNİ KORUMASI ANAYASAL GÖREVİDİR.
Bu adil olmayan uygulama, Anayasamızın 49. maddesinin “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir” ve “Devlet çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek, çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gereken tedbirleri alır” hükümlerine de aykırıdır.
ÖZ GIDA İŞ OLARAK, BU YANLIŞTAN BİR AN ÖNCE DÖNÜLMESİNİ, TÜM GEÇİCİ İŞÇİLERİN BEKLENTİLERİNİN TÜMÜYLE KARŞILANMASINI BİR KEZ DAHA YİNELİYORUZ.
GEÇİCİ İŞÇİ STATÜSÜNDE ÇALIŞANLARIN YAŞADIĞI SIKINTILARI ANLATMAKTAN, BU SİSTEMİN ORTADAN KALDIRILMASI İÇİN VERDİĞİMİZ MÜCADELEDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ!
GEÇİCİ İŞÇİ SORUNUNA YARIM YAMALAK DEĞİL, TAM ÇÖZÜM SAĞLANMALIDIR.
ÇAYKUR’DAKİ TÜM İŞÇİLERİMİZE “AMA”SIZ, “FAKAT”SIZ VE AYRIMSIZ KADRO HAKLARI VE ÖZLÜK HAKLARI VERİLMELİDİR! İNSANCA YAŞAMAK, İNSANCA ÇALIŞMAK, İNSANCA ÜCRET İSTİYORUZ; KADRO İSTİYORUZ”
Yorum Yazın