Rize TV Haber WhatsApp Haber Hatı
Rize
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4

Rize'de İklim Değişikliği ve Çay Üretimi İçin Kritik Proje Başlatıldı

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Rize'de İklim Değişikliği ve Çay Üretimi İçin Kritik Proje Başlatıldı
Rize'de "Çok Nemli İklime Sahip Doğu Karadeniz Bölgesinde Entegre Doğal Kaynak Yönetimi Projesi"nin başlangıç çalıştayı gerçekleştirildi.

Rize'de, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın koordinasyonunda, Küresel Çevre Fonu tarafından finanse edilen ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile Doğa Koruma Merkezi tarafından uygulanan "Çok Nemli İklime Sahip Doğu Karadeniz Bölgesinde Entegre Doğal Kaynak Yönetimi Projesi"nin başlangıç çalıştayı gerçekleştirildi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü koordinasyonunda, ilgili kamu kurumlarının iş birliğiyle yürütülen, Küresel Çevre Fonu (GEF) tarafından finanse edilen, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Doğa Koruma Merkezi (DKM) tarafından uygulanan ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nde doğa dostu ve sürdürülebilir arazi yönetimini yaygınlaştırmayı hedefleyen Çok Nemli İklime Sahip Doğu Karadeniz Bölgesinde Entegre Doğal Kaynak Yönetimi Projesinin (DOKSAY) başlangıç çalıştayı Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Çalıştayın açılışında konuşan Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, iklim değişikliğinin Rize üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, bölgenin yüksek yağış rejiminin değişmesi halinde hem tarımsal üretimin hem de toprak yapısının ciddi risklerle karşı karşıya kalacağını vurguladı. Çayın sadece ekonomik değil, sosyolojik açıdan da Rize için hayati önemde olduğunu ifade eden Baydaş, bu projeyle elde edilecek sonuçların ilin geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirterek, “Rize demek, yağmur demektir. Yağmur olmazsa Rize olmaz, yağmur olmazsa çay olmaz, çay olmazsa biz burada tutunamayız, burada yaşayamayız. Türkiye'deki toplam çay üretiminin yüzde 70’ini biz gerçekleştiriyoruz. Ekonomik büyüklüğümüzün, ticari varlığımızın yaklaşık yüzde 90’ını çay oluşturuyor. Dolayısıyla iklim değişikliğinin çay üretimi üzerinde yaratacağı herhangi bir olumsuz etki, şehrimizin ekonomisinin yüzde 90’ını etkileyecek. Aynı zamanda Türkiye genelindeki çay üretimi ve dolayısıyla tüketiminin de yüzde 70’i zarar görecek. Bu durum ilk bakışta sadece bir ürünle ilgiliymiş gibi görünebilir; ancak etkileri çok daha derindir” dedi.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde doğa dostu ve sürdürülebilir arazi yönetimini yaygınlaştırmayı hedefleyen “Çok Nemli İklime Sahip Doğu Karadeniz Bölgesinde Entegre Doğal Kaynak Yönetimi Projesi” (DOKSAY), Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen Başlangıç Çalıştayı ile resmen başladı.

Küresel Çevre Fonu (GEF) tarafından finanse edilen ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü koordinasyonunda, ilgili kamu kurumlarının iş birliğiyle yürütülen projenin uygulamasını ise Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Doğa Koruma Merkezi (DKM) üstleniyor.

DOKSAY Projesi ile bölgedeki çaylıklarda yaşanan bozulmalar başta olmak üzere arazi yönetimine ilişkin sorunlara düşük maliyetli doğa temelli çözümler geliştirilmesi, bu vesile ile arazi tahribatının azaltılması, iklim değişikliğine uyum sağlanması ve biyolojik çeşitliliğin korunması amaçlanıyor.

Çalıştayın açılışında konuşan Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, “Biz, iklim değişikliğinden en fazla etkilenen ve gelecekte de en fazla etkilenecek şehirlerden biriyiz. Evet, Türkiye’de en fazla yağmur alan bölgeyiz; ancak bu yağış rejiminin değişmesi, tüm üretim yapımızı, hem tarımsal üretimi hem de toprak yapımımız altüst edebilir, değiştirebilir” ifadelerini kullandı.

Çayın Rize İçin önemine değinen Vali Baydaş, “Rize demek, yağmur demektir. Yağmur olmazsa Rize olmaz, yağmur olmazsa çay olmaz, çay olmazsa biz burada tutunamayız, burada yaşayamayız. Türkiye'deki toplam çay üretiminin yüzde 70’ini biz gerçekleştiriyoruz. Ekonomik büyüklüğümüzün, ticari varlığımızın yaklaşık yüzde 90’ını çay oluşturuyor. Dolayısıyla iklim değişikliğinin çay üretimi üzerinde yaratacağı herhangi bir olumsuz etki, şehrimizin ekonomisinin yüzde 90’ını etkileyecek. Aynı zamanda Türkiye genelindeki çay üretimi ve dolayısıyla tüketiminin de yüzde 70’i zarar görecek. Bu durum ilk bakışta sadece bir ürünle ilgiliymiş gibi görünebilir; ancak etkileri çok daha derindir” ifadelerini kullandı.

Çayın sosyolojik etkilerine de değinen Vali Baydaş, “Düşünün; sabah kahvaltısında çay içtik, öğlene kadar çay içmeye devam ettik, akşam da yine çay içeceğiz. Bu, sadece bir tarımsal ürün değil, sosyolojimizi ve kültürümüzü şekillendiren bir öğedir. Dolayısıyla toprağın yapısındaki bir değişim, çayın kök sistemi gibi konular bizim için hayati önem taşıyor. Çay bitkisi, kazık köklü bir bitkidir; bu da erozyona ve heyelana karşı daha hassas olmasına yol açabiliyor. Bu nedenle bu projeyi çok kıymetli buluyorum. Toprak yapımız, tarım çeşitliliğimiz ve üretim kalitemiz açısından proje çıktılarının şehrin geleceği, tarımsal üretimi ve ekonomik gelişimi için çok değerli sonuçlar doğuracağına inanıyorum” diye konuştu.

İklimsel değişikliklere dikkat çeken Vali Baydaş, “Bir başka önemli konu da bugün yaşadığımız hava koşulları. Bugün 15 Nisan. Bu hafta içerisinde Türkiye’nin birçok şehrinde kar yağışı yaşandı, okullar tatil edildi. Ancak daha da önemlisi, bu kar yağışlarının meyve üretimine, çiçekli bitkiler başta olmak üzere birçok tarım ürününe ciddi zararlar verdiğine şahit olduk. Bu tür hava olaylarını sadece geçici bir değişim olarak değil; tarımsal hayata, ekonomik hayata, kültürel ve sosyolojik yaşama doğrudan etkileri olan gelişmeler olarak görmeliyiz. İşte bu açıdan, Türkiye’de iklim değişikliğinin etkileri üzerine çalışılabilecek en güzel, en özel coğrafyanın Rize olduğunu düşünüyorum” dedi.

Çay üretiminde kadınların emeğine vurgu yapan Vali Baydaş, “Çayın bizim için önemini bir kez daha vurgulamak istiyorum. Bugün Rize’de çay yetiştirilebiliyorsa, bunda vatandaşlarımızın, büyükannelerimizin, annelerimizin büyük emeği vardır. Bu topraklarda tarım yapılabiliyorsa, geçmişte kadınların gösterdiği gayret ve emek sayesinde olmuştur. Bugün de çay toplayan hemşehrilerimizin, annelerimizin, ablalarımızın, kardeşlerimizin bu üretime ciddi katkısı bulunmaktadır. Bu vesileyle hem kadın emeğine, hem de Rize’nin tarımsal potansiyeline dikkat çeken bu projeye emek veren herkese teşekkür ediyor, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğümüzün de Rize’ye verdiği özel önemi takdirle karşıladığımızı belirtmek istiyorum” diye konuştu.

Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Prof. Dr. Kasım Yenigün, projenin iklim değişikliği nedeniyle giderek artan afet riskleri ile mücadelede önemli bir örnek teşkil edeceğini belirtirken, daha önce uygulanan arazi tahribatının dengelenmesi ve sürdürülebilir arazi yönetimi projelerindeki deneyimlerin bu projeye aktarıldığının altını çizdi. Kamu, akademi, özel sektör ve sivil toplumun ortak çalıştığı, bilimsel temelli ve yöreye özgü bir uygulama modeli sunmasına dikkat çekti.

UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Miodrag Dragisic, projenin doğa temelli çözümlerle arazi tahribatının önlenmesi ve iklim değişikliğine uyum sağlanması açısından bölgeye önemli katkılar sunacağını belirtti. UNDP olarak, bu proje aracılığıyla Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına ulaşma yolunda ulusal ve yerel paydaşlarla birlikte çalışmaktan ve bilim temelli, katılımcı bir modeli desteklemekten büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti.

Doğa Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Uğur Zeydanlı projenin iklim değişikliğinin olumsuz etkileri ile mücadelede çiftçileri desteklemeye çalışacağını belirtti. Bu doğrultuda maliyet etkin doğa temelli çözümleri teknoloji ve geleneksel bilgi ile birlikte ortaya konulmasının hedeflendiğini söyledi.

23 kurumdan yüz kadar kişinin katılımıyla gerçekleşen çalıştayda, bölgedeki sürdürülebilir arazi yönetimi ile ilgili sorunlar ve fırsatlar hep birlikte tartışıldı.

Çok yağış alan bölgelerde Sürdürülebilir Arazi Yönetimi için örnek bir model

Projenin 2027 yılının sonunda tamamlanması hedefleniyor. Proje kapsamındaki pilot uygulamalar Rize’nin Salarha Beldesine bağlı Kireçhane Mahallesini kapsayan 430 hektarlık bir mikro havzada gerçekleşecek. Elde edilen bulgular ve deneyim, Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki tarım, ormancılık ve arazi yönetimi uygulamalarına entegre edilecek.

Çalıştaya, Vali Baydaş’ın yanı sıra; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Prof. Dr. Kasım Yenigün, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Drago Dragisic, UNDP Türkiye Çevre Portföyü Yöneticisi Meral Mungan Arda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Ali Serkan Savaş ve diğer ilgililer katıldı.

Programın sonunda ise DOKSAY projesinde kullanılacak logo katılımcıların oylarıyla belirlendi.

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-4.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-2.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-1.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-13.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-5.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-10.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-6.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-8.jpg

dogu-karadeniz-bolgesinde-entegre-dogal-kaynak-yonetimi-projesi-basladi-15.jpg

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
ASKON Rize'den Alarm Zili: Emekli Sayısı Çalışan Sayısına Yakın, Sanayi Yatırımları Hayati ÖnemdeÖnceki Haber

ASKON Rize'den Alarm Zili: Emekli Sayısı...

Rize'de muhtar, evine yol gitmeyen hasta köylüsünü sırtında taşıdıSonraki Haber

Rize'de muhtar, evine yol gitmeyen hasta...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar